13 Mart 2010 Cumartesi

Yine yeni yeniden...

Bloguma yazmadan geçen yaklaşık 4 aylık süre içinde başımdan bir aşk hikayesi, bir avrupa seyahati, bir işe giriş mülakat evresi geçti. Hepsini tek tek yazmaya kalksam sanırım bir 4 ayımı alır. Yazamamamdaki en büyük nedenim sanırım aşk durumlarımdı. Hem de son yazdığım o gün başlamıştı herşey bir seyahat girdi aramıza kısacık döndüğümde yaşanmamış gibiydi. İnanmak ve algılamak zaman aldı. Geride cevapsız sorular, saçma bekleyişler ve algılayışlar kaldı.
Aşktan işe geçelim şu sıralar eğitimdeyim. 1,5 ay sonra işe başlıyor olacağım yani şu eğitimi başarılı bir şekilde bitirebilirsem. Eğitim başlayalı 1 ay oldu. Haftanın hergünü 8 saatimi eğitimde geçiriyorum hemde 20 kızla birlikte dedikodu-çekişmeler -vırvır had safhada. Bir sürü ders alıyoruz ve her dersin sonunda sınav oluyoruz.Off daha 1 ay daha var.Sosyal hayatım sıfırın altında :( Neyin eğitimi bu böyle derseniz ben "kabin meeemuru" oluyorum da :) Bundan sonra niyet ettim niyet eyledim arayı bu kadar açmamaya :) hem artık yazacak çok fazla şeyim olacak :) Şu aralar pek alışverişte yapamıyorum malum sosyal hayat gibi o da sıfırın altında ama dönüşüm muhteşem olacak :)

Bu arada şu ara yapmak için kudurduklarım :
1-Alice in Wonderland filmini 3D olarak orjinal olarak Türkçe alt yazılı seyretmek
2-Pera Müzesi'ndeki Picasso – Suite Vollard Gravürler sergisini görmek
3-Spora başlamak
4-Gün boyu evde pijamalarımla boş boş dolaşmak, nete girmek, kitap okumak,uyumak,uyanmak,tekrar uyumak
5-Ailemle vakit geçirmek,ilgi ve sevgileri ile şımarmak,
6-TEGV gidebilmek,
7-Haftasonu arkadaşlarımla Asmalımescitte olmak

20 Kasım 2009 Cuma

ARI TEGV'de


Projemize benim ellerimden minik bir katkı....


Uyumadan önce yapmam gereken son şey sizlere yazmak.Bugün benim için baya hareketli bir gündü. Sabah 09:00 da start vermeye ayarlasamda kendimi saati 5 dk daha şeklinde kura kura 10:00 da yataktan fırlayarak yine telaş içinde hazırlanıverdim. Sanırım hiçbir zaman düzene giremeyeceğim.Kötü de olsa bu benim yaşam biçimim. 11:00 de evden çıktım ve 11:30'da TEGV'deydim( 3 senedir gönüllü olarak çalışıyorum). Bugün toplanmamızın amacı Dünya Çocuk Hakları Günü'nü çocuklarımızla kutlamaktı. İlk önce diğer gönüllülerle birlikte çocukların kumanyalarını hazırladım. Sonrasında herkes görev alanlarına geçti. Bütün gün çocuklarla birlikte "HER ÇOCUĞUN OYUN OYNAMA HAKKI VARDI" dedik ve diğer ülkelerde çocukların neler oynadığından da bahsederek çeşitli oyunlar oynadık. Çok keyifli,keyifli olduğu kadar da yorucuydu.Yine de her şey orada olmaya değer.Gönüllü olmayı isteyen herkesi parkımıza davet ediyorum.Sonrasında gönüllü projemiz için bir çalışma yapmamız gerekiyordu. Çocuklar parktan ayrılır ayrılmaz kollarımızı bu seferde bu proje için sıvadık. Sonuçlandığında sizlerle daha detaylı paylaşıyor olacağım.
Bu arada parkımızın yeri Fındıkzade de ve günlerden cumaydı. Yani meşhur Fındıkzade cuma pazarının kurulduğu gün. İçimdeki arı bütün gün vızıldasada içim içimi yesede gidip bakamadım. Bayramdan sonraki hafta mutlaka gitmeliyim ama yoksa içimdeki bu cuma pazarı arısı susmayacak. Bu arada bugün çocukların arasında gerçek bir arı gibiydim :)

Mont: HM
Tayt: River Island
Tunik: Mudo Collection
Hırka: export bir mağazadan
Çizme: Hotiç

18 Kasım 2009 Çarşamba

İLK VIZZZZZZZZZ!!!!

Uzun bir süredir bir blog sahibi olmak istiyordum. Aslında ne kadar da kolay ne bir para ödüyorsunuz ne de sahip olmak için evden hatta yatağınızdan çıkıyorsunuz.Ama işte ben!harekete geçmek için beni birilerinin dürtmesi gerek ya da önüme hazır olarak sunması. Bu özelliğimden nefret ediyorum. Daha ilk yazımda sizlerle en kötü özelliğimden bahsederek tanışmak istemezdim doğrusu. Neyse sizlerle beni tanıştıran yani beni bir blog yazmak için ikna eden sister-bee oldu. Herşey benim alışverişe programlı beynim sayesinde oldu.İçimde doymak bilmeyen bir alışveriş arısı yaşıyor. Bu sene ne moda? ucuza nerde ne vardır? takıp-takştırmak için en uygun nerede ne bulunur? vızzzzzz vızzzzz sürekli beynimin içinde dolaşıyor ve hedeflerine konmadan, balını almadan rahat etmiyor. İşte sister-bee de bu arı artık bloglarda dolaşmalı dedi ve arım blog'a konuverdi.
Yaklaşık 1 aydır işsizim. İşsizlik ödeneğinden faydalanmak için Şişli İşkur' a başvuru yapmaya gittim. Otobüste giderken birden beynimin içinde yine o bilindik vızıldama vızzz'a kulak verince birde baktım bir outlet center'ın önünden geçiyoruz. Sonra SABRA'nında outleti olduğunu gördüm. Hemen beynimin içinde ışıklar yanıverdi. Acaba geçen sezon çok beğenerek almış olduğum ve yırtılan gömleğimin aynısından bulabilir miyim? Ama önce İşkur'a gidip işimi halletmem gerekiyordu. İşim biter bitmez de bir bir outlet'in içindeki mağazalara(koton,roman,ipekyo,beymen,sabra) konuverdim. Geçen sezon aldığım gömleğimi bulamasamda elim boş çıkmadım elbet :)